Harvard ve MIT üniversitesinde çalışan bir grup Amerikalı bilim adamı, yaptıkları ortak bir çalışmanın sonucunda mevcut tıbbi imkanlarla teşhisi günler süren malign tipi kanser tümörlerini bir saatten daha kısa sürede tespit edebilen yeni bir elektronik cihaz geliştirdiler. Hala geliştirme aşamasında olan cihazın aslında bir tür taşınabilir Nuclear Magnetic Resonance: Nükleer Manyetik Rezonans [NMR] aygıtı olduğu belirtiliyor ve mikro NMR ile şu anda elde edilen tanılama doğruluk oranı %96 seviyesinde, günler süren biyopsi temelli mevcut patolojik tanılama yöntemlerindeki doğruluk oranı ise %84. Bu, son derece umut verici olsa da geliştirme ve test aşamasındaki teknoloji, henüz 70 hasta (50 hastada 48 doğru tanı, 20 hastada 20 doğru tanı) üzerinde denenmiş. Fakat günümüz yöntemlerinin kullanıldığı tanılama metotlarının yetersiz kaldığı vakalarda doğru teşhis koyarak başarımını kanıtlamış durumda.
Modern teknolojinin ve insan bilgisinin çoğu zaman çaresiz kaldığı kanser hastalıklarında erken teşhis, tedavinin olumlu yanıt vermesindeki en önemli faktörlerden birisi ancak mevcut tanılama yöntemlerinin yüksek maliyeti ve uzun zaman alan tanılama sürecinin hastanın aleyhine oluşu işleri biraz zorlaştırmakta. Bilim adamlarının geliştirdiği mikro NMR cihazını devrim niteliğine dönüştüren özellikleri de tam bu noktada devreye giriyor; bir saatten kısa sürede tanılama gerçekleştirmenin potansiyel maliyeti sadece 200Dolar! Yani artık kanser hastalıklarının tanılanması sürecinde harcanan yüksek meblağlı para ve uzun zaman, umut verici sonuçlar veren yeni teknolojiden yararlanarak tedavi sürecinde kullanılabilecek.
Yeni tıbbi tanılama teknolojisinin altına imza atan bilim adamları, cep telefonu ebatlarında olan kanser tanılama cihazının hastalığı teşhisi sonrasında gelişimini de izleyebileceğini açıkladı. Mevcut kanser tanı prosedürü, kanserli olduğu düşünülen bölgeden bir iğne vasıtasıyla alınan örneğin (biyopsi işlemi) incelenmek üzere patoloji laboratuvarına gönderilmesi süreciyle başlıyor. Örnek hücre incelemesinde, hücre şekli ve şüpheli proteinler taranıyor ama bu günler sürebiliyor hatta bazen yanıltıcı sonuçlar da alınabiliyor.
Şaşkınlık veren teknolojik gelişimi ortaya koyan araştırma, Boston’da bulunan Massachusetts General Hospital kuruluşunda görev yapan Dr. Ralph Weissleder, J. B. Haun, C. M. Castro, R. Wang, V. M. Peterson, B. S. Marinelli ve H. Lee’nin de aralarında yer aldığı akademisyen grubuna ait. Dr. R. Weissleder’in geliştirdiği minyatür NMR tarayıcısı örnek molekülleri, manyetik alan tarafından etkilenen çekirdeklerini taramak yoluyla tanımlıyor. Aynı zamanda cihaz, ürettiği manyetik nanopartikülleri yalnızca tümör hücrelerinde bulunan özel proteinlere ekleyerek tanılama sürecinde doğruluk seviyesini artırıyor. Manyetik nanopartiküller ile etiketlenen örnek, mikro NMR’a yüklenerek analiz ediliyor (hızlı moleküler analiz).
Araştırmacılar, kanser hücrelerinin tespitinde 9 adet işaretleyici protein kullandıklarını, bu proteinlerin dördünün oluşturduğu kombinasyonların teşhis konulmasına yeterli olduğunu açıkladılar. NMR ile elde edilen sonuçlar, özel olarak programlanmış bir akıllı telefon ile bağlantı kurularak eş zamanlı tümör gelişimi de izlenebiliyor. İnsanlığın en büyük düşmanı olan kanser hastalığının tanı ve tedavisinde yaşanan büyük gelişmeler bir yana artık akıllı telefonların özellik listesine bir yenisi daha eklenecek, mikro NMR uyumlu smartphone!
Kaynak: hardwaremania
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder